Her gerçeğin şiiri
Kemal Tahir’in aziz hatırasına
Benim işim her gerçeğin şiirini yazmak
Önce çırçıbıl durup gerçeğin ortasında
Bakınmak hayret etmek kızmak kızılmak
Kızarmak doğruya doğru aldanmak benim işim
En adi yalanları söyleyin bana görmezden gelin
Göze batmak benim işim çıkarılmak gözden
Göze gelmek nazara inanmak astığım delikli taş
Masada telefonda uzatmak sonra sokakta yağmur
Ha başladı başlayacak hıhı deyin bana bitir de eve gidelim
Gidelim artık şey bekliyor ne bekliyor Alla’şkına
Benim işim Allah’a kalmış aferin benim işime
Okul okumak bitirmek iş güç sahibi altın bilezik
Düğün yapmak benim işim çalgıcı tutmak cingân
Oynamak oynamamak erkek adam oynar mı lan
Erkek insan siz oynayın benim işim kusura bakmamak
İlk cinsel deneyiminizi hatırlıyor musunuz benim işim
Hatırlamak unutmak salağa yatmak bilmediğini çaktırma
Bildiğini çaktırma çak gelişine benim işim soldan akmak
Sağla ye solla şeytan yer önce sağı sok pantolon giyerken
Benim işim yaz kış gömlek giymek uzun kollu boydan çizgili
Vücut yapmak aynaya bakmak enerjik uyanmak ölü gibi
Uyanmak belli olmamak benim sağımla solumun işi
Niyeti bozmak benim işim tam dağılırken toparlamak
Direksiyonu kırmak dinleyin bendeki kırgın yok dinlememek
Ev şiirleri ev aletleri ıvır zıvırdan anlamak ince elek
Sabah akşam ruhunu teftiş edermiş merhum Cenap
Ruhu teftişten anlamam benim işim sabahtan akşama
Akşamdan sabaha köyden kente camiden ledli apartmanlara
Ben geldim demeden herkes kendi halinde siz devam edin
Geçerken uğrarım ben sizin ruhunuz bile duymaz
Ben kara kara düşünürüm sizin yerinize de düşünürüm
Ben yazarım ben çıktı alırım siz imza atın yeter
Benim işim yeter de artar bile ben işime şükrederim
Fazlasında olmamak gözümün işi burnumu da sokmam
Fırsat bu fırsat deyip geçmem önünüze arkanızdan gelmem
Harç kararım ameliyat olurum boyuna aptes tazelerim
Ben günaha girerim sevabım vardır herkes kadar
Beni mütemadiyen sarıp sarmalar
Uzak derelerde gâvur körduman