Melisa çayına gazel
Melisa çayı nazlı akar
Ağır endamlı akar boğazımdan
Milim milim hissederim kıvrımlarını
Burnuma kokusu gelir önce
Böylece burun beyin mide
Arasındaki üçgen kurulmuş olur
Elle içerdim mümkün olsa
Avuçlarıma doldururdum
Daha kokusunu çekmeden elim vasıtasıyla
Haber giderdi derimin dokusundan
Şifaya muhtaç zerrelerime
Hissederim kokusunu sonra dudaklarımı büzüp
Bir yudum alırım
Peşinden bir yudum bir yudum daha
İlk seferde böyle olur peş peşe hüpletirim
Sonraki çekişler fasılalı olur tıpkı şiir gibi
İlk mısralar kurucu mısralar
Bazen yakar
Sonrası fasılalı ilerler
Boğazımdan gurk gurk sesler gelir
Sanki babamın boğazı derim
Babam çay içerdi bildiğin çay
Ben melisa çayına nereden geldim
Melisa çayı da olsan babamın boğazından
Çıkan sesi hatırlatıyorsun kusura bakma
Melisa bakma kusura
Adın amma güzel melisa
İnsan melisa demeye doyamıyor
Melisa melisa melisa
Midemdeki sıcaklığı tarif etmek isterdim
Yalnız sorun şu ki midemle karnım
Arasındaki farkı deneyimleyemiyorum
Deneyimleyemiyorum
Kelimesini şiirden atmak istiyorum
Ama durumu karşılıyor bu kelime
Miden değil karnın ağrıyor olmasın
Sorusuna muhatap oldum kaç kere
Melisa çayı neremdesin sen söyle
Kalbimi saymazsak sen söyle melisa
Tırmıkla gazel toplardım küçükken
Pelit toplardım ekin üterdim
Kuşlara bakardım adını bilmediğim
Söyle göğümde yine uçsunlar
Böyle sakin böyle konvansiyonel yazdıysam
Kimin sayesinde söyle
Nazlı nazlı ak dikmendeki pınarları hatırlat
Şifa senden gelsin vesile ol uyuyayım
Ölü gibi uyuyayım dibimde top patlasa
Çıt çıkmasın dünyada bir tek sen şırılda
Damarlarımda gezin parmak uçlarıma sız
İkimiz birlikte sızabiliriz durma karış sinirlerime
Rüyalarıma damla
Demlen
Buharlan
Sana şiir yazdım
İşine baksın Paxera