“Despot”un kalbindeki Venedik ritmi


Venedik için imparatorlukların büyük başkentlerine elçi göndermek büyük önemi haiz bir meseleydi. Çünkü gönderilen bu elçiler yalnızca devletlerarası diplomatik ilişkiyi sürdüren kişiler değildi. Elçiler dönüşlerinde beraberlerinde getirdikleri raporlarla da Venedik’in siyasetine yön veriyor; kısaca Venedik’in hasmını tanımasını kolaylaştırıyorlardı. Elçiler seçkin zümrelerden, devletin soylu sınıfından seçilirdi. Padova ve Rialto okullarında okumuş, hümanizm, siyasal eylem ve deneyci gözlemcilik alanlarının birleştiği noktada bulunan Venedik yurttaşlarıydılar. İmparatorlukların merkezinin nasıl işlediğini titizlikle izlerler ve “yabancı devletlerin tanınıp bilinmesine, en büyük hükümdarların siyasal yarar ve bağımlılıklarının anlaşılmasına yardımcı olmak” amacıyla raporlar hazırlarlardı. Hazırlanan bu raporlar Senato ve Duka’nın huzurunda okunurdu. Geniş kitleler önünde okunduğu için, raporların yazımında retorik elçilerin dikkat ettiği konulardı. Gerek Venedik gerek diğer Hıristiyan Batı dünyasının yergi edebiyatlarından bambaşka bir ton ile yazılırdı raporlar. 1589’dan sonra da büyükelçilerin yazdığı raporlar Tesoro politico (Siyaset Hazinesi) başlığı altında elçi raporları, talimatları ve değişik türde söylevleri toplanarak basılmaya başlandı ve böylece raporlar çok daha geniş kitlelere ulaştı.

Osmanlı-Venedik elçilik ilişkilerine gelindiğinde ise Venedik’in 12. yüzyıldan beri Konstantinopolis’te devamlı bir temsilcisi olduğunu görürüz. Bu temsilciler balyos (bailo) unvanını taşırlar ve Venedik yurttaşlarının can ve mal güvenliğini sağlamak ile görevlidirler. İstanbul’un fethinden sonra da balyoslar bu görevi sürdürdüler. Bu ilişki, Venedik Cumhuriyeti’nin bitimine kadar devam etti. Pekâlâ, Osmanlı ile Venedik arasında savaş durumları dışında. Genellikle görev süreleri iki yıl olan bu elçiler Venedik’e dönüşlerinden sonra, Venedik’in büyük başkentlerde görevli bütün elçileri gibi, Osmanlı Devleti üstüne ayrıntılı bir elçilik raporu okumaları gerekliydi. 16. yüzyıl başıyla Foscarini’nin elçilik bitimi arasında kırkın üstünde Venedik Cumhuriyeti elçisi Senato karşısında Türkiye gözlemlerini anlatmıştır.

Lucette Valensi, Despot’un Doğuşu alt başlıklı Venedik ve Bab-ı Ali kitabında İstanbul’a atanan Venedik elçilerinin 1503 ve 1641 yılları arasında Osmanlı merkezi sistemi ve kültürel altyapısı üzerine kaleme aldığı kırk sefaretnameyi inceliyor. Bu raporlar ışığında “Doğu despotizmi” kavramının izini sürerek tarihseli bütün görünümleri içinde sunduğu için Osmanlı’yı farklı görünüşlerini resmedebiliyor ve Venedikli elçilerle Osmanlı’nın; sosyal davranışlar, akılcılık, yurttaşlık tutumları, yöneticilik gibi konularda çatıştığı veya kesiştiği noktaları görebiliyoruz.

Valensi, Fransa’nın önde gelen okullarında; Anti-kolonyalizm, Oryantalizm İslam ve Batı konularında çalışan ve eserler üreten önemli bir öğretim görevlisi. Venedik ve Bab-ı Ali adlı bu çalışmasında Valensi, 16 ve 17. yüzyıllarda Osmanlı’da görev almış Venedik elçilerinin dönemin Türkiye’si üstüne düşüncelerini belirttiği raporları sistemli bir şekilde bizlere aktarıyor.

Ayrıca, Valensi kitabını Vivaldi’nin Juditha triomphans oratoryosu ile kuruyor. Venediklilerin Osmanlılar karşısında İkinci Korfu Zaferi’nin kutlandığı Vivaldi’nin bu eseri ile ritimleniyor metin. Yazım ve müzik kaynaşıyor bir bakıma. Kitabı Türkçeye kazandıran Turgut Arnas da Valensi’nin Venedik elçileri anlatımını uyarıcı ve sürükleyici bulduğunu ve kitabı çevirmeyi bu yüzden istediğini belirtiyor.

Valensi’nin incelemeleri sonucunda, Venedik elçilerinin raporlarının yalnızca dış gözlemden ibaret olmadığını, ayrıca zamanın entelektüel üretimlerine katkı veren ve Rönesans siyasal kültüründen geçtikleri için Venedik elçilerinin Osmanlı siyasi düzeni üzerine soyut düşüncelerinin yer aldığı raporlar olduğunu da görüyoruz. Siyasal semantik yaklaşım ile Valensi; Hükümdar-Kul sembolizminin despotizm yorumunu değiştiriyor. Venedik ve Bab-ı Ali, Ketebe yayınları etiketi, Turgut Arnas çevirisi ile raflarda. Herkese keyifli okumalar.

Etiketler
Venedik ve Bâb-ı Âli Despot'un Doğuşu Lucette Valensi Ketebe Turgut Arnas Osmanlı-Venedik ilişkileri 16. yüzyıl 17. yüzyıl Venedik elçisi Doğu despotizmi oryantalizm